Haftanın ilk gününde klasik haline gelmiş ve adını en az bir kere duyduğumuz bir filmden bahsetmeye ne dersiniz? Aynı zamanda bu filmdeki oyunculuklar ve senaryo klasik olmayı sonuna kadar hak ediyor desem yorumunuz ne olur? Bu sorulara cevaplarınız olumluysa bu akşamın filmi olan ‘The Godfather’ dan bahsedebiliriz.
Öncelikle filmimizin başrolünde Al Pacino ve Marlon Brando yer almaktadır. Filmin genel zamanına bakacak olursak eğer II.Dünya Savaşı’nın bittiği yıl olan 1945’te başlar ve 10 yıllık bir dönemi kapsar. Filmin genel konusu ne diye sorarsak karşımıza Corleone ailesi, Don Vito Corleone’nin başında olduğu, suça dayalı bir örgüt kurmuş olan İtalyan asıllı meşhur bir ailedir. Aile, New York’taki diğer dört aileyle birlikte New York’un yeraltı işlerini yönetmektedir. Ancak Corleone ailesini diğerlerinden ayıran özelliği, Don Corleone’nin cebinde bozuk para gibi taşıdığı politikacılar ve yargıçlardır. Politikacılar ve yargıçlarla olan bu yakın ilişkileri diğer ailelerin açamadığı kapıları açabilmesini sağlamaktadır.
İtalya ve New York’un en meşhur uyuşturucu üreticisi ve dağıtıcısı olan “Türk” lakaplı Solozzo, Don Corleone’den, ilişkilerini kullanarak kendisine yasal koruma sağlamasını ve 1 milyon dolar nakit para vermesini ister, karşılığında elde edilecek kârdan pay teklif eder. Teklife göre, ilk yıl Corleone Ailesi’ne kalacak olan para 3-4 milyon dolar civarında olacaktır. Ancak Don Corleone teklifi reddeder. Gerekçesi, iyi ilişkileri olsa da, Don Corleone’nin uyuşturucu işi ile bağlantısı olduğunu öğrenen siyasetçilerin ilişkilerini gözden geçirme gereği duyacak olmalarıdır. Don Corleone’ye göre politikacılar kumarı bir zaaf olarak görüyorlardır ama uyuşturucu pis iştir. Bunun üzerine arkasına Tataglia Ailesi’ni ve New York’ta polis şefi olan McClusky’i alan Solozzo, Don Corleone’yi vurdurtur. Ölümden son anda kurtulan Don Corleone’yi ve tüm aileyi kötü günler beklemektedir. Bu süreçte, fevri hareketleriyle bilinen, Don Corleone’nin en büyük oğlu Sonny ölecek, II. Dünya Savaşı’ndan kahraman olarak dönen en küçük oğlu Michael ise, daha önce aile işleriyle hiç ilgilenmediği ve bunu istemediği halde olayların akışı onu hikâyenin merkezine doğru itecektir. Ve New York’ta suç aileleri arasındaki savaş başlayacaktır. Klasikleri izlemeyi seven biri olarak bu filmi de bir tavsiyeyle izlemeye başladım ve başından sonuna kadar son derece etkilendim. Eğer siz de klasikleri ve bu tarzda filmleri izlemeyi seviyorsanız bu filme de mutlaka bakın derim.
Mutlu, sağlıklı ve huzurlu bir akşam olsun 🙂